Yiğit Paşa Câmii

Bu cami Üsküp'teki en eski camidir. Üsküp fatihi ve ilk Üsküp hükümdarı Paşa Yigit Bey tarafından yaptırılmıştır. Bugün var olmayan cami, eski Üsküp Çarşısı'nda, Sulu An ile Bit-pazar arasında yer alıyormuş. 1943'te Üsküp'ün bombalanmasında yıkılmıştır, ancak uzun ve fidan gibi minaresi 1961'e kadar varmış. Caminin başlangıçta nasıl göründüğü bilinmemektedir, ancak güzel şerefeli ve zarif sarkıt süslemeli, iyi işlenmiş taştan yapılmış minaresinin görünüşüne göre, namaz alanı üzerinde bir kubbe ile sağlam bir malzemeden yapıldığı varsayılabilir. Yüzyıllar boyunca varlığını sürdüren cami, değişikliğe uğramıştır, böylece son yıllarda dört sudan oluşan ahşap bir çatı yapısına sahip olmuştur. Paşa Yigit Bey Camii'nin varlığına dair en eski kanıt, Gazi Isa Bey'in Üsküp'teki 1469'dan itibaren vakfiyesinin vakıfnamesinde bulunmaktadır ve bu vakıfnamede "Merhum Paşa Yigit Bey'in mezarı yakınındaki üç dükkan arazisi" vakfietme durmaktadır. Bu cami için vakıf ismi korunmamıştır, ancak kurucusunun vakıf varlığı ile ilgili bilgiler belgelerde bulunmaktadır ve bu mülk camisi için kesinlikle vakfedilmiştir. Paşa Yiğit Bey vakıflarının varlığına dair en eski delil, oğlu İshal Bey'in 1445'ten vakıfnamesinde bulunabilir. Caminin yanında bulunan mezarlıkta sadece iki mezar daha korunmuştur. Birincisi, 1963 depreminde yıkılan bir türbenin yapıldığı Paşa Yiğit Bey'in mezarıdır. Diğeri, Üsküp'ün Türk fatihlerinden biri olan Medah-Baba'nın mezarı ve Paşa Yiğit-bey'in silah arkadaşıdır.
 Yakınlarda bir medrese olduğu düşünülen bir bina ve Baba Medaho'nun tekkesi varmış. Medah Baba'nın mezarının yakınında, hem Müslüman hem de Hıristiyan nüfusun eşit derecede inandığı bir şifalı su kaynağı (Medah Baba suyu) olduğu iddia ediliyormuş.
Medah adı çok popüler olmuş ve belki Paşa Yiğit Bey'in adını gölgede bırakmıştır, bu yüzden camisi ve medresesi Medah Baba'nın adıyla anmaya başlamıştır. Ancak iki kişinin adlarının eşzamanlı kullanımı hakkında da veri var.